Kayıtlar

2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

VAR MISIN, YOK MUSUN?

Resim
Bir yarışmaydı aslında. Bir karar verme anıydı. Seçimlerimiz, seçtiklerimizdi. Gerçekten var mıyız, yok muyuz? Gerçek mi yaşadıklarımız? Hayal mi gördüklerimiz? Biz neresindeyiz yaşanılanların. Uzaydan gelecek bir virüs bizi imha mı edecek yoksa? Yoksa biz, biz değil miyiz? Hem varız, hem yokuz. Varız aslında... Dokunuyoruz, algılıyoruz, görüyoruz... Hatırlıyoruz. Onlar bizi var ediyor. Bir taraftan da yokuz aslında, Bir enerji var etrafımızda... Algılayamadığımız, Varlığımızı yok eden, Bizi bizden alan. Anlayamadık bir türlü... Benliğimiz şaşırdı. Gerçekten biz var mıyız, yok muyuz?

OLGUNLUĞUN SİMGESİ BANYAN AĞACI

Resim
Ne kadar özlü söz varsa söylenmiş, Kıssadan hisse ile anlatılmış, Yaşanmış, tecrübe edinilmiş, Hepsi birer ışık, yol gösterici, Hepsi ders verir nitelikte. Tabi almasını bilene. Sadece siz mi yaşadınız sandınız? Sizin başınızdan mı geçti tüm olaylar? İnsanoğlu bin yıllardır yaşadı, yaşıyor, yaşayacak. Tecrübe ediniyor yaşadıklarından, Ne anlatsam ne yazsam diye düşünmek yersiz, Yazmak için önce dolmak gerekli, Olgunlaşmak önemli, Olgunlaşma .  Olgunlaşma . Spinoza'nın dediği gibi "İstek, insanın daha az olgunluktan daha çok olgunluğa ulaşabilme çabasıdır". Olgunlaşmada bir nokta yoktur, bir noktalı virgül bile hiçbir yerde yoktur... Devam eder ve devam eder. Bir insan ne kadar kendi içinde derine giderse, o kadar olgundur aslında. Hindistan'da bir ağaç, Banyan ağacı... Bilgelik, olgunluk ve tecrübeyi temsil eder. Kök salmıştır etrafına, yerleşmiştir, dalarından yere doğru gövdeler vermiştir. Ana gövdesi kurusa da diğer gövdeleri ayak

BİR AĞAÇ KAYBOLSA DA ORMAN YİNE ORMAN

Resim
Bu ne azim? Ne bu istek? Bu ne hırs? Nedir isteğin? Ulaşacağın son nokta nerede? Öğrenme isteğim var, Kendimi geliştirip yükselme isteğim var, Hak etmeyenlerin yerine, hak edenlerin olması isteğim var benim. Hayallerim var. Ulaşmak için çaba gösterdiğim. Yılmamak üzere yollara düştüğüm. Engeller olsa da, hep aştığım. Asla vazgeçmediğim. Allen'ın dediği gibi; "Dünyanın gördüğü her büyük başarı, önce bir hayaldi. En büyük çınar bir tohumda, en büyük kuş bir yumurtada gizliydi." Prensiplerim var benim. Taviz vermediğim. Epictetos'un dediği; "Bir kere sınırı aşan için, artık sınır yoktur." sözüne mi inanacağız? Düşünsenize her geçen gün bir yakınlaşma ve uzaklaşma hikayesi değil mi yaşadığımız? Nereye doğru gidiyor, nereden uzaklaşıyoruz? Seyehat eder gibi. Kim söylemişse ne güzel söylemiş; "Tekne limanda güvendedir. Ama teknenin amacı bu değildir." diye. Hedefin varsa ulaşırsın. Peki ya sonra? Yeni hedefler belirlerim.

HEYECAN

Resim
Nedir heyecan? Nasıl oluşur? İnsan neden heyecanlanır? Neden heyecanlanmalıyız? Heyecan insana ne katar? Sorular, sorular, sorular? Aşağıdaki sözlerde cevapları. Hiç bir büyük iş, heyecansız başarılmaz. RaIph WaIdo Emerson Mesuliyet itimadı, itimat heyecanı doğurur, heyecan ise dünyayı fetheder. WaIter H. Cottingham Heyecanın olmadığı yerde, bitkisel hayat vardır. Şükret BaIdede Dünyada heyecansız, hiçbir şey yaratılmamıştır .  Emerson Milyoner kasasını, hırsızın mahzenini, feylesof kitabını ve aşık kalbini; aynı heyecan ve korkuyla açarlar. C.Sena Ongun Eğer heyecan üretmezseniz, pek fazla bir şey üretemezsiniz. BiII Marriot Coşku, zekadan daha önemlidir. A.Einstein Damarlarınızdaki kana değil, ruhunuzdaki heyecana güveneceksiniz. M.Bozdağ Para benim için hiçbir zaman motivasyon kaynağı olmamıştır. Sadece kendimi takip etmem için bir yoldur. Asıl heyecan oyunu oynamaktır. DonaId Trump Şimdiye kadar hiç kimse, coşkusuz bir şey elde edememiştir. J.Keth Moorhead Ken

UMUT PEK TUHAF BİR ŞEY!

Resim
Bir metin okurken altını çizdiğim cümledir. "Umut pek tuhaf bir şey" başlığını. Ne kadar umut varsa o kadar umutsuzluk, karamsarlık kötü düşünce yok olur yeryüzünden. Seni ayakta tutan şey umuttur. Hayata bağlayan şey de umuttur. Umut hiç bitmeyen bahar mevsimidir. Tüm dünya "vazgeç" dediğinde umut fısıldar sana "Bir kez daha dene!" diye. Umudun var mı? Umutlarını mı yitirdin? Umutlarını mı kaybettin? Umutlarını mı elinde aldılar? Umutlarını mı yok ettiler? Yoksa umutlarını mı bitirdiler? Umutsuz mu bıraktılar? Umut vardı da alt mı ettiler? Umudunu kaybetmiş olanın başka kaybedecek bir şeyi yoktur. Umutsuzluğa kapılmak doğru değildir. Kaybetmenin ilk basamağı, umutsuzluğa düşmektir(Albert Capus). Mevlana'ya kulak verelim, bakın ne diyor; Umutsuzluk semtine gitme, umutlar var.  Karanlığa doğru gitme, güneş var. Korkun seni mahkum eder. Umudun ise seni özgür bırakır. Koşarsın koşarsın da varamazsın ya hani; işte o zaman içi

SINAVLARA NE OLUYOR?

Resim
Bizim zamanımızda isteyen, istediği okula kayıt yaptırabiliyordu. Ne oldu da sınavlar bu kadar hayatımıza girdi? Ne oldu da sınav maratonu ortaokullara kadar indi? Pancar kotası gibi, okullarında kotası mı var yoksa! Fabrikanın önünde yığılmış şeker pancarları gibi okulların kapısında beklerler öğrenciler. Okullar mı farklılaştı yoksa? Yoksa kaliteleri mi arttı? Ortaöğretim okulları arasında dengesizlikler mi ortaya çıktı? Neden okul seçer olduk? Tabi herkes doktor, mühendis, mimar olacak bu ülkede. Arttıkça genç nüfus, kontrol edemedik onların geleceklerini, Okulları çoğalttık ama kalitelerini düşürdük, Çok öğretmen yetiştirdik, kalitelerini yükseltemedik. Kestiremedik, kalkınma planlarına yazdık, ancak uygulayamadık. Sonra OKS geldi başımıza. Öğrencileri elemek istedik. Zor dediler, tek sınavla değerlendirmek ne kadar doğru dediler, Baskı yaptılar ve sonunda uzun süreçte değerlendirme sistemine geçtiler. SBS girdi hayatımıza, 3 yıl üst üste girecekti öğrenciler, yıl

ERTE CONGRESS

Resim
14-16 Eylül tarihlerinde katıldığım  I. Uluslararası Eğitim Araştırmaları ve Öğretmen Eğitimi Kongresinde (Education Research and Teacher Education Congress/ERTE Congress ) , önceden planlanan program doğrultusunda panel ve paralel oturumlara katıldım. Kongre kapsamında katılımcılar tarafından aşağıdaki konularda bilgi paylaşımları yapıldı. -           “Okullarda kim neyi yapıyor ve nasıl yapıyor? “sorusunun cevabının verilmesi gerektiği, -           Liderlerin öğrencileri nasıl etkilediklerine, araştırmacıların odaklanması gerektiği, -           Etkili öğretmenin, tüm öğrencilerin öğrenmesini sağlayan öğretmen olduğu, -           Okul müdürünün tüm işleyişi tek başına yerine getiremeyeceği, -           Öğretmen liderliğinin bir atama veya görevlendirmeden ziyade bir sorumluluk olduğu, -           Kaliteli bir eğitim için öğretmen-öğretmen, öğretmen-öğrenci işbirliğinin öneminden bahsedildi, -           Lider öğretmenin, birisini etkileyen, onun hayatını etkileye

BAYRAM=TATİL

Resim
Dünya, kendi etrafında ve güneşin etrafında döndükçe, günler oluşuyor ve oluşan bu zaman su gibi akıp gidiyor. Aslında uzayda zaman kavramı yok. Gün bitti, hafta bitti, pazartesi günü geldi "sendrom yaşıyorum" derdi yok. Tamam dünyada yaşıyoruz ve insanoğlunun belirlediği zaman çizelgesini kullanıyoruz. Peki, dünyayı bir gün terk edersek ne olacak. Yeni zaman kavramları mı bulacağız. Peki, hayal kuranların ve filmlere konu olan zamanda yolculuklar gerçekleşirse... Kablosuz ve her hangi bir aracı kullanmadan enerji ve bilgi naklinin yapıldığı bir dünyada, bir gün madde nakli de yapılırsa... Bu kadar hızlı değişen ve gelişen dünya da bu gelişimlere kimler öncü oluyor? Biz ülke olarak neredeyiz? Eğitim kurumlarımız nerede? Geleceğin şekillendirecek nesillere öncülük edecek MEB nerede? Millet 10 günlük tatilin keyfini sürüyor. Hele eğitimciler 3 aydır tatil yapıyor. Ülke nereye gidiyor? Dünya nereye? Dünya dışında kurulan yaşam üslerinde tatiller nasıl olacak acaba?

EĞİTİMDEN EĞİTİME FARKLILIKLAR

Resim
Eğitim kavramı, Eğitim işini gerçekleştirmek için oluşturulan eğitim sistemleri, Eğitim sistemleri içinde okulların rolü, Okullarda uygulanan öğretim programları, Öğretim programlarını uygulamadan sorumlu biz öğretmenler, Ve öğretmenlerin hizmetiçi eğitimi.  Bunca yıl eğitimlere katıldım. Hem dinledim hem de gözlemledim. Bir etkinlik nasıl bu kadar farklılaştırılır? Nasıl eğlenerek öğrenilir? Sınıf ortamında öğretim nasıl çeşitlendirebilir? Bunun örneklerini gördüm bugün. Kapasitenizi nasıl genişletirsiniz? Yoksa bu kadar mısınız? Verebileceğiniz bu mudur? Yoksa bundan daha fazla mıdır? Hayal etmediğiniz sürece etrafınızdakiler kadarını bulursunuz karşınızda. "Çok şanslısınız geleceğin öğretmenleri" diyor yılların tecrübeli öğretmeni. "Bizim zamanımızda olsaydı..." diyor ve sesini kısıyor. "Geç gelmişiz bu dünyaya" der gibi. Anlatanlarda, dinleyenlerde hem eğleniyor hem de öğreniyor. Eğitimde hep olumsuzlu

UZATILAN TATİLLER

Resim
Tatil... Kimilerine göre çalışma yaşamında verilen ara, Kimilerine göre yasa gereğince çalışmanın durdurulması, Kimilerine göre de yan gelip yatma zamanı... Kanun gereği yapılan tatiller, yan gelip yatma isteği olanlar için kimbilir ne güzeldir. Peki çalışmak isteyenleri neden kanunen engelliyoruz? Neden zorunlu tatil yaptırıyoruz? Çalışmak üretmek isteyenlerin önüne neden engeller koyuyoruz? Çok çalıştık ve hak mı ettik? 10 gün ne demek? Bu ülkenin 10 gün tatil yapma lüksü mü var? Kimler kazanıyor? Kimler kaybediyor? Önünde hedefleri olan ve çalışma temposuna alışmış olan insanlar, Kusura bakmayın lütfen verdiğimiz 10 günlük ara sizi hedefinizden alıkoyabilir. Motivasyonunuz azalabilir. Tekrar başlamaya, başladığınızda eski temponuzu yakalayamaya bilirsiniz. Parası olmayıp ta bayramda kurban kesemeyen, tatil yörelerine gidemeyen babaların burukluğunun vebalini hangi karar vericiler veya kararı zorlayanlar çekecek. Her gün ekmek parası için yollara düşen insanoğlu...

"ERDEM" FELSEFE'NİN EN ÖNEMLİ KAVRAMI

Resim
Felsefe; Düşünce bilimi. V ar olanların varlığı, kaynağı, anlamı ve nedeni üzerine düşünme ve bilginin bilimsel olarak araştırılması. Okuduğum kitaplarda felsefenin, geçmişi geleceğe taşımak olduğunu anladım. Felsefe'de doğru insan olmak önemli. Erdemli insan olmak daha önemli. Yanlış giden bir şeyler olduğunda devreye girer bu öğretiler. Geçmişte doğruları yapanların söz ve davranışları, gelecek için bir ışıktır. Hep buhranlı dönemlerde sözünde özünde doğru kabul edilen insanlar ortaya çıkmış ve bu insanlar aradan binlerce yıl geçse de unutulmamışlar. Konfüçyüs'ta unutulmayanlardan. Bugün bitirdiğim bir kitapdan çok güzel alıntılar yaptım sizlere. En can alıcı sözünü en sona bıraktım. İşte o sözler; Yaldızlı sözlerle erdem bağdaşamaz. Büyük ve üstün insan, yemekte karnını doyup doymayacağını düşünmez. Evinde rahatını aramaz. Yaptığı işlerde ağırbaşlı, konuşmalarında dikkatli bir kimsedir. O ilkesi olan kimseleri araştırır. Bu kimse için "öğrenmeyi seven bir

YENİLENMEK

Resim
Bu dünyada her yaşanılan an... Yeni umutlarla kaplı. Gecenin örttüğü bu karanlık dünya, Yeni bir başlangıcın habercisi gibi. Gün doğarken alt edilen karanlık gibi, Güneşin aydınlattığı her yaşam. Yenilenmek değil mi?  Unutmak değil mi? Umutların, beklentilerin her saniye arttığı an değil mi? Gözlerin açılıp kapandığı, Her kalp atışında vücuda pompalanan kan gibi. Yılanın deri değiştirmesi gibi, ipek böceğinin kozasından çıkması gibi... Bir başlangıç değil mi? Yaşanılan ve kurulan her hayal... Gelecek için bir umut değil mi? Sen, insanoğlu ayağa kalk ve silkelen. Daha gelecek adına yapacak çok iş var. Size ihtiyacı olan bir gezegen var. Çocukların için ve yaşanılası bir dünya kurmak için.

GEÇMİŞ(ESKİ) VE GELECEK(YENİ)

Resim
Zaman değil midir yeniyi eskilten? Her yaşanılanı maziye gömen? Geçmişe odaklanmasa insan nasıl anlardı hayatın anlamını, geleceğin tadını? Geçmiş ve gelecek ile ilgili sözler toparladım sizlere. Geçmişin anlamına anlam katan anlamlı sözler; Geçmiş yaşanmışIıkIarınız haIa canınızı yakabiIiyorsa; geçmemiş demektir. Can Dündar Geçmiş, geIeceğin maIzemesidir. CemiI Meriç Geçmişin bize güzeI görünmesine sebep, onun geIip geçmiş oImasıdır. Oscar WiIde Geçmiş zamanIar bizim için yedi mühürIü bir kitaptır. Johann WoIfgang von Goethe Kökünü beğenmeyen daI ve daIını beğenmeyen meyve oIgunIaşmadan çürür. Necip FazıI Kısakürek Geçmişin keşkeIeri ve geIeceğin endişeIeri şu anımızı çaIan iki hırsızdır. Üstün Dökmen Bütün hayatını geriye bakarak geçiremezsin. Get Carter Geçmiş geçmişte kaImıştır. Biz işimize bakaIım! Cicero GeçmişIerini hatırIayamayanIar, onu tekrar yaşamaya mahkumdurIar .   George Santayana AkarsuIar dönmez geri, tıpkı gençIiğim gibi. Sagopa Kajmer Geride bırakt

SIRADANLAŞMIŞ İNSANLAR

Resim
Hedef gösterenler ve hedefe yürüyenler... İnsanoğlu işte umutsuz yaşayamaz. Unutmadan da yaşayamaz. Uyuşmuş, hep aynı ortamda dura dura sıradanlaşmış insanlarla dolu her yan. Bir eğitimci arkadaşım anlattı. Ziyaret ettiği ilçe milli eğitim müdürlüğünde gördüklerini. Eğitimci, bir eğitim kurumunda, özellikle ilçeyi temsil eden bir lider kurumda... Kapıdan içeri girildiğinde, eğitime yön veren, bilimle, fenle uğraşılan bir yer görüntüsü olması gerekirken, sıradanlaşmış insanlar yüzünden hep aynı görüntü, hep aynı düzen. Değiştirilmeli biraz, dışarıdan bakan gözlerle şekillendirilmeli, Yapılan eleştirileri dikkate almalı yöneticiler, Unutmayınız ki eğitime öncülük eden, yön veren ve örnek olanlar kendilerini sürekli yenilemeleri gerekiyor. Eleştirilere kulak tıkamadan farklı pencereden bakabilmeli eğitimci. Bu yenileme görünüş olarak değil, çalışanlar olarak ve çalışanların kendilerini yenilemeleri olarak görülmeli. Eğitim kurumlarında çalışan herkesin iyi birer okuyucu olmalar

HAYATTA YAŞANILAN DÖNÜM NOKTALARI

Resim
İnsanoğlunun hayat serüveninde yaşadığı, karşılaştığı özel günler, önemli anlar ve anılar vardır. Bizler için d oğum ve ilk nefes alış, bu dünyada yaşadığımız ilk dönüm noktasıdır. Peki daha sonra? İlk okula başladığımız gün. Sonra değişen okullar ve yerler. Değiştirilen şehirler, Girdiğin sınavlar ve kazandığın okullar. Erkeksen gittiğin askerlik günü. Evlendiğin gün. Baba-anne olduğun ilk an. İlk işe başlayıp, ilk maaşını aldığın gün. Değişen işler, üstlenen roller, verilen görevler. Değiştirilen işler, Hepsi birer dönüm noktası. Hepsinde ayrı heyecan. Beklemediğiniz bir anda yaşanan dönüm noktaları ise farklı bir duygu. Değiştiriyor metabolizmayı, Tabi ki bir diğer pencereden baktığımızda yaşanılan başka dönüm noktaları da yok değil. Hayatın tatlı ve yaşanılması gereken dönüm noktaları kadar insanı zora sokan, Tecrübelendiren, hayattan soğutan, içine kapatan, yalnızlaştıran, soyutlaştıran ve unutulmayan dönüm noktaları... Yaşanılan ayrılıklar, başa gelen hasta

SORUNLAR VE ÜRETİLEN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Resim
"Yalnızca bir sorunla karşılaştığımız zaman düşünürüz." (John Dewey) Bu sözü okuduğum bir kitaptan aldım. Gerçekten doğru mudur diye uzun uzun düşündüm.  "Düşünmek üzerine düşünmek" eylemi de düşündürdü beni uzun zaman. Yapılan beyin araştırmaları bizlere düşünmenin gerçekleştiği durumlarda beynin daha üretken olduğunu gösteriyor. Asıl sorun ne biliyor musunuz? Bir sorunla karşılaştığımız zaman nasıl düşünmemiz gerektiği...  O kadar çok sorun var ki! Ekonomik sorunlar, Ailevi sorunlar, Çevresel sorunlar, Politik sorunlar, Ülke sorunları, Dünya sorunları, Küresel sorunlar... Ve asıl önemlisi EĞİTİM SORUNLARI... Eğitimciler dışında herkesin fikrinin olduğu, çözüm önerilerinin havalarda dolaştığı, işi yapan uygulayıcıların fikirlerinin dahi alınmadan, nasıl çözülür diye sorulmadan üretilmeye çalışılan sorunlar... Eğitimde o kadar çok sorun var ve biz hala ülke olarak düşünmeye, çözüm önerileri sunmaya başlayamadık(Gerçek eğitimciler o